Hannah Baker ölmeden önce birkaç kaset doldurmuştu. İntiharının nedeni olarak gördüğü kişilerin adları bu kasetlerde gizliydi.
ClayJensen, Hannah'nın doldurduğu kasetlerle ilgili hiçbir şeye karışmak istemiyordu. Hannah ölmüştü. Sırları da onunla birlikte gömülmeliydi.
Ancak Hannah'nın sesi, Clay'e kasetlerde onun da adının geçtiğini söyledi. Clay gece boyunca kasetleri dinledi.
... Öğrendiği şey, hayatını sonsuza dek değiştirecekti.
Clay Jensen'ın ilk aşkının son sözleri.
Yazar: Jay Asher
Orijinal Adı: Thirteen Reasons Why
Seri: -
Yayın Evi: Artemis Yayınları
Sayfa Sayısı: 312
Goodreads Puanı: 4.05/5
Bu Ölmek İçin On Üç Sebep'i ikinci kez okuyuşum ve kesinlikle okumam ilkinden daha uzun sürdü. Sanırım üstünde düşünmek isteyişimden kaynaklanıyor bu, kendime pay çıkartmayı denememden. Her kasetten sonra kitabı kapatıp biraz kafa yordum. Hannah'ın initihar etme sebepleri hakkında biraz düşündüm, bazı fikirler edindim.
İlk olarak Hannah'ya da Clay'e de fazlasıyla ısınamadım. Galiba biraz benim yüzümdendi ama ben daha çok Hannah'nın kendini kurtarmaya çalışmasını okumak istedim, kendine herkesten çok değer vermesini... Gerçi belki böyle olsa ölmek için on üç sebebi ortaya çıkmazdı.
Clay'e gelecek olursak ona da aynı şekilde kendi kendinin üstüne çok gitmesi sebebiyle ısınamadım. Ben galiba herkesin kendini sevmesini çok istediğimden böyle yapıyorum.
Gelelim Clay hariç geriye kalan on bir kişiye. Hepsinden nefret ettim. Hannah zaten onlardan nefret etmemiz için bize sebepler verdi. Ve onların yaptıklarını okuyunca kendimi ben ne kadar kötüyüm diye düşünmeye ittim. Sonuç olarak yaptığım bütün haksızlıkları fark ettim. Evet, onların yaptıkları kadar iğrenç şeyler değildi belki (belki de öyleydi) ama yine de yaptığımız en basit şeylerin bile başkalarının hayatı için ne kadar önemli olabileceğinin farkında değiliz. Ve belki de Hannah gibi kendini savunmak yerine susmayı tercih eden kişilerin hayatına son verdirebilecek şeyler yapıyoruz. Sanırım bu kitap beni daha dikkatli davranmaya itti. Bana kattığı en önemli şey de buydu diyebilirim.
Yazarın anlatımı oldukça akıcıydı. Kitap zaten çok hızlı okunabilecek bir kitaptı. Çeviriyi de sevdim. Kurgu konusunda da diyecek sözüm yok, kitaptan beklentimin çok yüksek olmasının sebebi mükemmel bir kurgusunun olmasıydı. Ancak yine de bir şeyler hep eksik hissettirdi.
"İnsan bekledikçe yelkovanla akrep daha yavaş hareket etmeye başlıyor."
"Elimdeki tek gerçek şey... Şimdiydi. "
2016
